DENEMELER
Özgün
Adı : Les Essais
Yazarı : Michel de Montaigne
Çeviren : Sabahattin EYÜBOĞLU (Kitabın derlemesini de yapmıştır.)
Yayınevi : Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Basım :
23.Basım, Ekim 2012 / (Özgün Basım 1580) / 272 Sayfa
Türü : Deneme
Kategori : Yetişkin
Kitabın Yorumu
1533-1593 yıllarında yaşayan Fransız yazar Michel de
Montaigne’nin “Denemeler” adlı eseri, dünya edebiyat tarihinde “deneme” türünün ilk örneği olarak
kabul edilmektedir.
Kitap, Montaigne’nin; “Denemeler” adlı, önce iki cilt olarak
yazdığı sonraları ise birçok eklemelerle genişlettiği ünlü kitabından seçilen
112 başlıktan oluşan başarılı bir derlemedir.
Kitabın konusu
ise; yazarın, “insan ve hayat ile ilgili fikirleri”dir. Bu fikirler; ikişer-üçer
sayfalık parçalar halinde anlatılmıştır.
Kitabın konu başlıkları; “Felsefeden,
mutluluktan, çeviriden, yazı yazmanın inceliklerinden, Paris’ten, Amerika’nın
bulunuşundan, korkudan, hastalıktan, kitaplardan, şiirden, kraldan, halktan,
dilden, kanundan, hekimlikten, Romalılar’dan, bitkiden, pazarlıktan ve dünya
vatandaşlığından”, yani bağımsız birçok konudan oluşmaktadır.
Yazar, fikirlerini;
tamamen eleştirel ve biraz da alaycı bir şekilde ortaya koymuştur. Montaigne,
belki kendisine yönelecek tepkileri azaltmak, belki de gerçeği ifade etmek
için; “Tüm konuları başkaları için değil, sadece kendisi için yazdığını” ve
asıl muhatabın kendisi olduğunu belirmektedir.
Yazarın hayata dair gözlemleri ve yerinde tespitleri okuru
oldukça etkiliyor. Bu, hayat ve insan üzerine düşünen yaklaşık elli yıllık bir
hayat tecrübesinin ürünü olsa gerek. Tabii ki, eleştirel düşünceyi savunan
yazarın birçok fikrinin, bugün de bizim eleştirmemizi gerektiren yönleri olduğunu da belirtelim.
“Denemeler”in dili
ağır değildir. Anlatım tarzı ise,
kısa cümlelerden oluşmakta ve metinler okuru fazla zorlamamakta. Yine
de, bazen anlatılan konular, okurda bir karşılık bulmayabilir. Bunun sebebi belki de;
verilen örneklerin 500 yıl öncesine ve anlatılan tarihi olayların ise daha da
eskilere ait olmasıdır.
Deneme türünün bir özelliği olarak; parçalar arasında
konu uyumu gözetilmemiş ve bir mantık sırası takip edilmemiş, birbirinden bağımsız ve
farklı, adeta daldan dala atlıyor gibi akla gelen fikirler rastgele
sıralanmıştır. Bu yönüyle kitabı, “Başla ve Bitir” şeklinde değil de, zamana
yayarak okumak daha mantıklı olabilir.
Konular, sohbet havasında, samimi bir anlatımla kaleme alındığından okunması zor bir kitap değildir.
Konular, sohbet havasında, samimi bir anlatımla kaleme alındığından okunması zor bir kitap değildir.
Montaigne’nin, döneminin ve denemelerin kolay
anlaşılabilmesi için kitaba; dört önsöz, Montaigne’nin hayatı, diğer
düşünürlerin kitap üzerine yorumları ve nihayet yazarın kendisinin okuyucuya
hitabını içeren birçok metin konması faydalı bir editoryal çalışma olmuş.
Sonuç olarak; eleştirel düşüncenin ve düşünce özgürlüğünün temel eserlerinden biri olan “Denemeleri”n okunmasının önemli olduğunu düşünüyorum.
Sonuç olarak; eleştirel düşüncenin ve düşünce özgürlüğünün temel eserlerinden biri olan “Denemeleri”n okunmasının önemli olduğunu düşünüyorum.
Kitaptan Alıntılar
* “Kısacası,
okuyucu, kitabımın özü benim: Boş vakitlerini bu kadar sudan ve anlamsız bir
konuya harcaman akıl kârı olmaz. Haydi, uğurlar olsun. Montaigne / 1 Mart 1950” (Sayfa
1)
*
“Yalnız Sokrates, Tanrısının dediğine uyup kendini gerçekten tanımasını ve küçük
görmesini bildiği için "Bilge" adını almaya hak kazanmıştır. Kendini böylesine
tanıyan adam istediği kadar kendinden söz etsin.” (Sayfa 8)
*
“Çok gariptir; çağımızda işler o hale geldi ki felsefe, anlayışlı insanlar
arasında bile, ne teorik ne pratik hiçbir faydası ve değeri olmayan, boş ve
kuru bir laf olup kaldı.” (Sayfa 11)
* “Fransa’ya
ne kadar kızsam Paris’e kötü gözle bakamam; çocukluğumdan beri yüreğim ona
bağlıdır.” (Sayfa 37)
*
“Dünyamız az önce bir başka dünya buldu.” (Sayfa 68 / Amerika’nın bulunuşu)
*
“Her konudan çok kendimi incelerim. Benim metafiziğim de budur, fiziğim de.” (Sayfa
88)
*
“Azgın tartışmalarda keşke, diğer söz suçları gibi ceza görselerdi. Hep öfkenin
alıp götürdüğü bu fikir çarpışmalarında insanın etmediği kötülük kalmaz. İlkin fikirlere
çatarız, sonra insanlara.” (Sayfa 134)
* “Kral
da dilenci de aynı iştahla acıkırlar.” (Sayfa
195)
* “Ne
yaparsınız bu adamlara: Yazı olmayan lafı dinlemezler, kitaba geçmedikçe
sözlere inanmazlar; gerçeğe sakallı olmadıkça kulak vermezler. Budalalıklar yazı
kalıbına döküldü mü bir ciddilik kazanıyor. Bir yerde duydum derseniz olmaz,
bir yerde okudum diyeceksiniz.” (Sayfa 209)
* “Düşüncelerimizin
en iyi aynası hayatlarımızın akışıdır.” (Sayfa 258)
* Değerlendirmem *
* Dış Değerlendirmeler *
- 1000 kitap’
ta değerlendirme notu; 8.5 /10 (1255 okur).
- Goodread’deki
değerlendirme notu; 4.1 / 5 (3830 okur)
😊 İyi okumalar.😊
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder